Kayıtlar

Halil Cibran'dan "Vermek" Üzerine Satırlar:

Resim
Halil Cibran'ın baş yapıtı "Ermiş" kitabını tekrar okuyorum. Altını çizmedik, defterime not almadığım yeri yok diyebilirim! Bu  kitabı yayınlamak için yıllarca beklemiş Halil Cibran. Hayata dair her alanla ilgili yazıların olduğu bu kitap baş ucu kitabı olmaya aday. Kitapta en beğendiğim bölümlerden biri "Vermek" ile ilgili satırlar: Az verirsiniz malınızdan verdiğinizde. Zira mallarınız, yarın onlara ihtiyacınız olabilir kaygısıyla sakladığınız ve koruduğunuz şeylerden başka nedir ki? Ve ihtiyaç kaygısı ihtiyacın kendisinden başka nedir ki?   Kuyunuz dopdoluyken susuzluktan korkmak dindirilemez bir susuzluk değil mi? Öyleleri var ki sahip oldukları çoğun azını verirler- ve onu şöhret uğruna verirler ve onların gizli arzuları hediyelerini hayırsız kılar. Ve öyleleri var ki aza sahiptir ve onu tamamen verirler. Onlar hayata ve hayatın lütfuna inananlardır, ve onların sandığı asla boş olmaz. Öyleleri var ki neşeyle verir ve bu neşedir onların müka...

Geçen Hafta Neler Okudum:

Resim
13 Eylül favori yazarlarımdan Roadl Dahl'in doğum günü olduğu için onun yazdığı bir kitabı okumamak olmazdı. Bu sebepten daha önce okuma şansı bulamadığım George'un Harika İlacı kitabını okuyarak hoşlanmadığımız insanlarla fantastik bir baş etme yöntemi öğrendim. Her Roald Dahl kitabında olduğu gibi bunda da kitabı gülümseyerek okudum.  Halil Cibran'ın başucu kitabı Ermiş'i ikinci kere okuyorum. Yine yine yine okurum. Kitapta çizilmedik, deftere not almadığım yer yok desem çok da abartmış olmam. Kitap kısa ancak aşırı vurucu, etkileyici.

Haftanın Yemeği: Nohutlu Kabaklı Salata + Çikolatalı Kek

Resim
Şubat 2019'da başladığım her hafta okuduğum kitapların paylaşımına bir yenisi ni eklemiş her hafta evde bir yemek yapma projesi başlatmıştım. Bu sayede yemek yapmayı bir nebze de olsun öğrenmeyi hedefliyorum. Bu haftanın yemeği hafif bir salata ile bol kalorili çikolatalı kek! Bir yerde dengelemek gerekiyordu :) Nohutlu + kabaklı salata içine bolca kırmızı biber, marul, nar ekşisi ve baharatlar ile lezzetli hale geliyor. Çikolatalı kek umduğumdan da güzel oldu. İçine bolca damla çikolata koymuştum. Bol soslu olması da lezzeti artırdı diye düşünüyorum. Bir diğer sefere sosunu ayırırken yumurtayı koymadan ayırmayı deneyeceğim. Yakın bir arkadaşımın doğum günü olması da bu keki yapmama vesile oldu. Tarifi bu siteden buldum. Çok bilindik bir site, öneririm. Afiyet olsun. İyi bir hafta diliyorum! :)

Orijinal Bir Fikriniz mi Var? Bu Fikri Kabul Ettirmenin Bir Yolu:

Resim
Adam Grant   Wharton Üniversitesi'nin en genç yaşta profesör olmuş, örgütsel psikoloji alanında çalışan bir psikolog ve yazar. Alanında mükemmel araştırmalar yapıyor! Adam Grant'ın önceki " Vermek ve Almak " adlı kitabında olduğu gibi " Orijinaller " kitabında da olayları hiç bakmadığımız bir taraftan ele almış. Orijinaller nasıl davranır? Orijinal fikirlerinizi nasıl başarıya ulaştırırsınız gibi düşünceler içerisinde iseniz bu kitapta anlatılan tam size göre. Kitapta: orijinal fikirlerimizi insanlara kabul ettirmek istiyorsak bu fikirleri daha sık dile getirmemiz ve daha sık tekrarlamamız gerektiği belirtiliyor. Bunun nedeni ise bir şeye ne kadar maruz kalırsak onu o kadar severdiğimizmiş. Psikolojide bu olguya "salt maruz kalma etkisi" deniyor. Bu etki defalarca kanıtlanmıştır. Örneğin Çin harflerine ne kadar aşinalık duyuyorsak onu o kadar severiz. Alışılmadık fikirleri başlangıçta benimseyemeyiz. Onları anlamamız bilindik fikirleri k...

Benjamin Franklin Etkisi:

Resim
“Benjamin Franklin Etkisini”  Dr Meg Jay'in      #TheDefiningDecade adlı kitabında okudum ve bu psikolojik olgu çok ilgimi çekti. Özetle Benjamin Franklin Etkisi şunu söyler: Birine bir iyilik yaptınız diyelim. Sonrasında sizin aynı kişiye tekrar iyilik yapma olasılığınız iyilik yaptığınız kişinin size karşı iyilik yapmasından daha çoktur. Yani 2 kişi var diyelim. Naz ve Can. Naz Can’a bir iyilik yapıp yardımda bulunuyor. Bu iyilikten sonra genellikle şöyle bir durum ortaya çıkıyor. Naz’ın Can’a tekrar iyilikte bulunma olasılığı, Can’ın Naz’a bir iyilik yapma olasılığından daha fazla artış gösteriyor. Diğer bir deyişle, iyilik yaptığımız insana daha çok bağlanıyoruz!           Bu olguyu Benjamin Franklin keşfettiği için bu etkinin adına “Benjamin Franklin Etkisi” deniliyor. Benjamin Franklin bu durumu şu şekilde açıklamıştır: "Size bir iyilik yapmış birisi, sizin ona yapma zorunluluğunuzu yerine getirm...

Karar Vermek Üzerine Bir Araştırma: Reçel Deneyi

Resim
Reçel Deneyi: Sheena Iyengar ve Mark Lepper’in    tarafından gerçekleştirilen reçel deneyi insanların karar verme davranışlarına ışık tutar nitelikte. Yerel bir markette birbirini takip eden iki cumartesi günü 2 farklı stant kurulur. Birinde müşterilere 6 farklı reçel , diğer stantta ise 24 farklı reçel  sunulur. Kişiler istedikleri kadar reçel deneme hakkına sahip ve tadanlara da o gün kullanmaları için 1 dolarlık indirim kuponu veriliyor. 24 çeşit reçel olan stantta müşterilerin sevecekleri reçel çeşidini bulmaları daha olasıdır. Ve liberal teoriye göre müşterilerin 24 çeşit reçel olan stanttan daha fazla alışveriş yapmaları beklenir.  Ancak durum tam tersi çıkar: Evet, 24 farklı çeşit olan stant müşteriler için daha çekici oluyor. Bu markete uğrayan kişilerin yüzde 60'ı 24 çeşit sunan stanta uğruyor. Diğer taraftan, markete uğrayanların yüzde 40'ı, 6 çeşit reçeli olan stanta uğruyor.  Ancak paradoksal bir şekilde 24 çeşit reçel st...

20li yaşlarımız neden önemlidir?

Resim
 #TheDefiningDecade (why your twenties matter and how to make the most of them now?)  adlı kitabında Dr. Meg Jay 20li yaşların neden önemli olduğundan ve şuan inanılanın aksine 30lu yaşların neden yeni 20li yaşlar olmadığını anlatıyor. Dr.Meg Jay kitabında şunlara değiniyor: "Hayatınızı belirleyen olayların yüzde sekseni otuz beş yaşınıza kadar ve ömür boyu kazanacağınız ücret artışının üçte ikisi kariyerinizin ilk on yılında vuku bulur. Yarı nüfusumuzdan fazlası, otuz yaşına geldiklerinde, ya evlidirler ya biriyle çıkıyorlardır ya da gelecekteki hayat arkadaşını seçmiştir. Kişilik, öncesine ve sonrasına oranla en fazla, yirmili yaşlarda değişir. Beyin gelişiminin son atılım dönemi yirmili yaşlara denk gelir. Kadın doğurganlığının en elverişli olduğu yaş yirmi sekiz yaşıdır." Bu kitapta duymak istediklerimizi değil, duymamız gerekenleri okuyoruz. Yirmili yaşlar önemlidir ve bu yaşları nasıl değerlendirdiğimiz hayatımızı değiştirecek etkilere sahiptir.