Kayıtlar

Çarşamba Önerisi: Günce Yaz.

Resim
Cheryl Richardson "Düşlediğiniz Yaşamı Yaratın " adlı kitabında sabah yazıları ile ilgili şunlara değiniyor: “Sabahleyin kağıda döktüğümüz satırlar bizi öbür yakaya götürür. Korkularımızın, olumsuzlukların ve anlık duygularımızın bulunduğu yerin diğer tarafına… Günceme yazmaya başladıktan sonra fark ettim ki: 1.Bu beni kendime ve benim için gerçekten önemli olanlara bağlıyor. 2. Günlerim artık tutarlı bir biçimde öncelikli hedeflerime yönelik çabalarımı içeriyor. 3.Yemek yeme alışkanlıklarım büyük ölçüde düzeldi. 4.Yalnız başına zaman geçirmek daha çok hoşuma gidiyor .” Her sabah o günün önem verdiğimiz konularıyla ilgili ya da nasıl hissettiğimizle ilgili günce tutmanın bizi yaşamak istediğimiz ve olmak istediğimiz kişiye daha çok yaklaştırdığına inanıyorum.  Ben sabah yazmayı tercih edenlerdenim. Bazı arkadaşlarım gece uyumadan önce yazdıklarında aklındakileri kağıda bırakmanın hafifliğini hissederek daha iyi uyuduklarını söylediler.  ...

Salı Röportajları: "Düşündüklerini, öğrendiklerini yazmadığında onların kaybolma şansı var."

Resim
Yardımcı  Doçent Doktor  Özlem Çavuş  ile haftanın röportajı! Bilkent Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü'nde öğretim üyesi olan Özlem Çavuş üniversitede risk yönetimi ve simülasyon dersleri veriyor.Özlem hocam ile alışkanlıklar ve mutluluk hakkında konuştuk.  Röportajın detayları: Şeyda: Sizi mutlu eden basit bir alışkanlığınız var mı? Özlem Çavuş:   Sabah erken kalkmak. Güne geç başladığımda ben mutsuz olurum.  Şeyda: Kaçta kalkıyorsunuz? Sabah saat 5 gibi mi? Özlem Çavuş :   Aslında çok erken değil. Güneş doğduktan sonra kalkıyorum. Mesela bir alışkanlığım var, çok geç saatlere kadar yatmam. En geç hafta sonu kalkarım, o da en geç 9 dur. Normalde 8 saat uyuyunca uykumu aldığımı hissediyorum. O yüzden geceleri de en geç 12'de uyurum.  Şeyda: Modunuz düşük olduğunda kendinizi mutsuz hissettiğinizde genelde neler yaparsınız?  Özlem Çavuş:   Eğer hava güzelse, açık havada yürürüm. Trafiğin ol...

Türkiye'nin İlk Safari Parkı.

Resim
Safari Parkı Yeni kelimesini kullanmayı hiç eskitemiyorum. Malum, her an yeni bir şansla, yeni bizle, yeni heyecanlarla ve yeni yerlerle karşılaşabiliyoruz.  Sözü "yeni bir yer " kalıbına getirmişken hemen bağlayayım konuma >> Türkiye'nin yeni yeri, yeni gözdesi ilk safari parkı açılmış!  Peki ya nerde bu yeni safari parkımız?  Yüzölçümü ve barındırdığı türler bakımından Türkiye'nin en büyük , dünyanın dördüncü büyük hayvanat bahçesi olan Gaziantep Hayvanat Bahçesi içinde.  Bu safari parkı Türkiye'de ilk olma özelliği taşıyor. Ayrıca açıldığı günden bu yana  ( 23 Nisan 2015'te açıldı.) 375 bin kişi tarafından ziyaret edilmiş. Gerçekten büyük bir rakam bu.  Mark Twain'in ölümsüz eseri Tom Sawyer'ın Maceraları'ndaki ana karakterler Tom ve Huckleberry Finn gibi sakin ve tekdüze bir hayattan çabucak sıkılıp, sık sık yeni maceralar yaşamak isteyenler için Safari Park çok iyi bir tercih olabilir.  Ailem...

Hafta Sonu Önerisi: Yaşadığın Şehirde Turist Ol.

Resim
Ankara Kalesi Hafta sonu yapılacak aktivitelerden bir tanesi, yaşadığımız şehre ilk defa gelen bir "turist" gibi davranarak görülmesi gereken yerlere gitmek olabilir. Köklü bir tarihe sahip ülkemizde keşfedilecek çok yer var. Üniversitedeki son dönemimde kız arkadaşlarımla birlikte "Ankara'da turist olmak" temalı yolculuğumuza bir anne ile kızının işlettikleri kafesinde kahvaltı ile başladık. Türk insanı için hafta sonu tabiki önce hiç bitmeyen kahvaltılar demek! Bu misyonumuzu gerçekleştirmemek olmazdı. Bu kafenin farklı tarafı anne ile kızın yaşadıkları ev olmasıydı. Evlerini şirin bir kafe haline getirmişler. İyi ki gidip gördüğüm bir yer diyorum. Sonraki durağımız Ankara Kalesi oldu. Malum Ankara'ya gelen turistler ilk oraya giderler. Ankara'da neredeyse 5 yıldır yaşıyorum ancak Ankara Kalesi'ne hiç gitmemiştim. Sonunda arkadaşlarımla gittik ancak pek beğendiğimizi söyleyemem. Ama en azından gittik gördük ve bir daha gitmeyeceği...

“Sevildiğin yere sıkça gidip gelme, muhabbetin kalkar, itibarın kalmaz. Düşmanını çoğaltma, haklı olduğunda kavgadan korkma! Bilesin ki; atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler!”

Resim
  Perşembe günü kitaplardan öğrenme, alıntı günü!           Tarihimizin köklerini yeşerten alim Şeyh Edabali   Osmanlı Devleti'nin kurucusu Osman Gazi'nin kayınbabası, hocası ve sonradan kurulacak olan Osmanlı İmparatorluğu'nun fikir babası,İslam ilahiyatçısı ve din bilginidir. Osman Gazi'ye verdiği  nasihatlerle adından sıkça söz edilir. V erdiği öğütlerin Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluşuna olduğu kadar ilerleyişine de çok etkisi olduğunu düşünüyorum.                    Oğul; “İnsanlar vardır, şafak vaktinde doğar, gün batarken ölürler. Unutma ki dünya sandığın kadar büyük değildir. Dünyayı bize büyük gösteren bizim küçüklüğümüzdür. Hırsımız, bencilliğimiz…” Dünya bir garip han, bir hoyrat mekan, İnsan bir garip varlık kabına sığmayan… Hayat bir yudum su, bir anlık rüya… Ömür bir kısa yol tekrarı olmayan… Bu yolda nazarımızı sonsuzluğa dikip; büyük yürümek ve büyü...

Çarşamba Önerisi: Kullanmadığın Eşyaları Ver.

Resim
Hemen her ay giymiyorsan ya da kullanmıyorsan verelim başkaları yararlansın diyen bir annem var. Bu sebepten diyebilirim ki kullanılmayan eşyaları toplayıp vermek bizde gelenek haline geldi. Hangi kıyafetleri vereceğine karar vermek çok da kolay bir iş değil. Dolaptaki kıyafetlerin dahi bir kategorisi var. İlki: sabahları dolabın karşısına geçince "Giysem mi acaba bunu? diyip denedikten sonra sonunda "Rahat etmem ki bunda ben!" diyerek askısına tekrar astıklarım. İkincisi: hemen her defasında kürkçü dükkanına döner gibi, bilmediğim bir lisanın ardından Türkçe konuşurken hissettiğim o rahatlama duygusunu bana yaşatan kıyafetler. Bunlar genelde kendimi giydiğimde en rahat hissettiğim kıyafetler.  Bu yüzden  evdeyken "belki giyerim" diyerek dolabın köşesine tıktığım kıyafetlerimi toplayıp sonunda verdim. Sonrası büyük bir rahatlama. Kesinlikle! Yurtta kalırken de dolaplarımızı rahatlatıp kullanmadıklarımızı ya da hediye etmek istediklerimizi verebil...

Salı Röportajları : “Gençken hep büyük projeler, hep büyük hedeflere yönelik konuları düşünürdüm. Ama gördüm ki aslında küçük alışkanlıklar uzun vadede büyük projelerden daha büyük etki yapıyor.”

Resim
Üniversite’deki bitirme projemiz sayesinde tanıdığım, girişimci Nadir Kemal Yılmaz Odtü Makine Mühendisliği Bölümü’nden mezun. Koç Üniversitesi’nde yüksek lisansını yaptığı sırada çoktandır hayalini kurduğu Çin’e gitme fırsatı elde etti. Çin’e gitmek hayatında birçok değişikliğe yol açtı. Türkiye-Çin ilişkilerinin güçlenmesinde etkisi bulunan makalelerinin içeriği Çin’deyken yaptığı analizler sonucunda oluştu. Ayrıca hayat arkadaşıyla yolları Çin’de kesişti. Nadir Kemal Yılmaz şuanda Front Sea Invest’in kurucusu ve 2012 yılından bu yana girişimcilere girişim sermayesi konusunda destek vermektedir.  Nadir Kemal Yılmaz ile haftanın röportajı: Şeyda:  Sizi mutlu eden basit bir alışkanlığınız var mı? Nadir Kemal Yılmaz:  Gitar çalmak ve yer yer gitara eşlik edip şarkı söylemek beni mutlu eder. Canım sıkkın olunca da yaparım, mutlu olduğumda da yaparım, birilerini etkilemek istediğimde de :) Sıklıkla gitar çalarım.  Şeyda: Mutluluğunuzu ya da gün içind...