Önünüzde Çok İstediğiniz ve Sadece Birini Seçmek Zorunda Olduğunuz 2 Seçenek Var. Nasıl Karar Verirsiniz?
"New York'ta yaşarken, sık sık New York'un bütün dünya olmadığını hissediyorsun. Demek istediğim şu: Ne zaman eve dönsem, dünyaya geri döndüğüm duygusuna kapılıyorum; Maycomb'dan ayrılırken da dünyadan ayrıldığım duygusuna. Aptalca bir şey, doğru dürüst açıklayamıyorum; onu daha da saçmalaştıran şeyse, Maycomb'da yaşamaya kalksam, anında kuduracağımı bilmem.-Senin sorunun, pastana hemen sahip olup onu yemek istemen: Saati durdurmak istiyorsun ama durduramazsın. Er ya da geç Maycomb ile New York arasında bir seçim yapman gerekecek." - (Tesbih Ağacının Gölgesinde)
"Tesbih Ağacının Gölgesinde" kitabını okurken bu paragraf bana o kadar yakın gelmişti ki "Hah, işte bu kız benim gibi!" demiştim. İstanbul ile evim(Adana) hakkında düşünürken tam da burada yazılanlar gibi hissediyordum .
Peki şuan napıyorum? Tercih hakkımı Ankara'dan yana kullanıyorum!:) (Evet, bazen 2 seçenek de sizi iyi hissettirmez ve başka bir seçenek hakkınızı kullanırsınız.)
Ankara'yı seçtim fakat önümde 2 seçenek vardı.
1. Akademisyen olarak devam etmek
2. Çalışma hayatına devam etmek
"Önüne çıkan, hiç aklında olmayan fırsatları dahi değerlendir. Onlar sana sunulan hediyeler olabilir" öğüdü aklımdan çıkmayan büyüklerim sayesinde ve yakın arkadaşımın Tobb-Etü'ye yüksek lisans başvurusunda bulun tavsiyesi üzerine başvuruda bulundum. Ve çok mutluyum ki kabul aldım!
Diğer taraftan iş başvurusunda bulunduğum kurum tarafından mülakata çağrıldım. ( Zaten hep aynı ana denk gelirler.) Bu durumda karşıma bir yol ayrımı ve tercih zorunluluğu çıktı.
Pastanın hepsine sahip olamayacağımın farkındayım ve tercih hakkımı akademisyenlikten yana kullandım. Buna karar verirken liste yöntemini kullandım. Avantaj ve dezavantajlarını objektif bir biçimde yazdım. Hatta yakınlarımdan bu iki seçenekle ilgili bana en çok uyanını söylemelerini rica ettim. Onların görüşleri de değerlendirmeme çok yardımcı oldu.
İşte listemin olumlu bazı maddeleri:
-Her gün öğrenmeyi ve gelişmeyi seven bir yapıda olmak
-Öğrendiklerini paylaşmayı sevmek, hatta çok sevmek
-Üniversite hayatını sevmek
-Hayat boyu öğrenci mottosuna sahip olmak
-Yaş ilerledikçe okul hayatına dönmenin zorlaşması , isteksizleşmenin artması
Elbette eksiler de var ve diğer seçenekte cazip birçok yön de vardı. Ancak akademisyenliğin olumlu yanları daha ağır bastı. Ve şuan yapmam gerekenin karar verdiğim seçeneğe odaklanıp onun keyfini çıkarmak olduğunu düşünüyorum.
Umarım hayatta hep bizi gülümsetecek kararlar veririz!:)
Siz karar verirken nasıl bir yöntem uyguluyorsunuz? Özellikle, seçeneklerin ikisini de çok istediğiniz ve sadece birine karar vermek zorunda kaldığınız zaman?
Yorumlar
Yorum Gönder